25 Aralık 2009 Cuma

BİR ŞİİR ve DAHASI...

SEYİR DEFTERİ

hep yanlış limanlarda bozulan
yaşlı bir gemiydi yaşam.
bense
rüzgarından nispetini almış serseri
savrulup duruyorum
kahve kokan hangarların
çilingir sofralarında.

- bir yere varacaksam
orası gözlerin olmalı-

diyorum, ıslığımı kapıp kaçıyor
hınzır bir martı.

rüyalarımda
Kızıldeniz’e bırakıyorsun saçlarını.
belki rengini ondan alıyorsun.

panamanın duvarlarına yazıyorum adını

sonra
yine ufukta kalan umutlar.
önemsediğin her şeyin
anlamını yitirişi
yoksunluk/........./

kıyısında bir Afrika limanının
şakağına dayadığın ustura korkar
çekilir geri
karaya çıkmanın vakti gelmiştir
ayakların istemsizce yürür
kaptanın son emridir

beni seyir defterlerimle gömün...


**************************************************************

Yolculuk fikri ile büyümüş, yolculuk fikri ile hayaller kurmuş ve hiçbir yere gidemeyerek ya da gittiği her yerde hayal kırıklığına uğrayarak yıllarını heba etmiş bir neslin şekilsiz adamlarından biriyim. İster istemez yazdıklarıma sirayet eden ( azıcık eskimiş olabilir dilim de benim gibi ) bir ruh hali olagelmiştir bu.

Çocukluk arkadaşlarımdan Onur'un abisi Umut'un gemilerde çalışmaya başlaması ile denizi merak etmeye başladım ben de. Küçükçekmece Gölü'nden Ambarlı sahiline doğru uzadı çocukluğum ve taptaze bıyıklarım. Sandal kiralayıp çapari ile istavrit avlayarak geçirdiğimiz ve şarabı, hiç tatmadığımız aşkı tatlandırsın diye kanımıza hızla emdiğimiz o sabahlar, öğleler ve öğleden sonralar boyunca, dolum tesislerine yanaşan gemileri sanki çooook uzaklardan geliyorlarmış gibi izlerdi cahil gözlerim...


Bir gün Barış Manço'yu gördüm televizyonda. Panama'ya gitmiş ve Panama Kanalı'nı geziyordu. Kanal boyunca tertemiz olan duvarlarda bir yerden sonra yazılar başladı. "Oflu Zihni" "Trabzonlu Mesut" Türkçe yazılar akıp gidiyordu. Hergün yüzlerce geminin geçtiği kanala yazı yazmayı bir tek Türkler akıl etmişti. Panama Kanalı imgesinin doğduğu gün, işte o gündür...


Kızıldenizi Musa'yla anamadım hiç. Musa çölde Haruna terkederken kavmini, işte orada kalmıştı aklımda. Kızıldenizi ancak bir kadının saçları yarabilirdi, ömrümü ve zamanı tam ortadan ikiye...

Şair çok önemsiz biridir, ama şiirleri asla küçük görmeyin...





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder