8 Ocak 2011 Cumartesi
Yedi Numaralı Bahar Şiiri...Dilek Akın
Göbek bağımızı kesse de ayrılık denen illet
aşk doğum lekesi yüreğimde / silinmeyecek
izi duruyor bakışlarının çatlamış duvarlarda
ne zaman gözgöze gelsem
içimde titreyen bir yangın
gözyaşlarımın değdiği yerleri yamalarken anılarla
biliyorum;
fesleğen kokusu değil ki bu / kokundan tanırım seni
hatırlar mısın;
alelacele çıkar evder terliklerle
göğe açardık kollarımızı yağmur vakitlerinde
sen serseri mayın, ben çirkin ördek yavrusu
sığmazdık hiçbir masala
bulutların rengini sorardın
beyaz desem gülerdin, siyah desem üzülür...
yazları hüzün arasında mutluluklar
kışları zulamızda hayallerle geçirirdik
en çok baharları severdim
kır çiçekleri arasında bir şiirle gelişini
çok isteyince kaymayabilirdi yıldızlar
yaprak dökmeyebilirdi sonbaharda ağaçlar
ve ayrılık olmayabilirdi sevdalarda
hayata ses tellerinden tutun demiştin birinde
sessizlik çöktüğü zaman ölüm gelir
Alaturi De ingeri dinliyorum / ruhumu dinlendiriyor
karanlık emzirirken geceyi
bugün dediğim de dün olmuş
akreple yelkovan randımanında
ruh nasıl dinlenir diye içleniyorum
bir yandan yokluğunun ayak izlerini süpürürken
darmadağın hayallerimizi topluyorum
aynalar da olmasa hatırlamayacağım kendimi
ruh halime uygun şiirler giyinmeliyim
çağırmadan çat kapı gelen arsız bir misafir sensizlik
aklı sıra gittiğine ikna edecek beni
bilmiyor;
alnımdan öperdin gidecek olsan
kapı gıcırtısı - fare tıkırtısı değil ki bu / ayak sesinden tanırım seni
iki ters bir düz ördüğümüz düşlerle giydiriyorum sensizliği / üşümüyor
gittiğini söyleyenlerin hepsi düşerken kelimelerimden
papatyalar arasına iliştirdiğin şiir
dimdik duruyor karşımda
biliyorum;
rüzgar değil ki bu yüzüme vuran / nefesinden tanırım seni
ay kaşlarını çatmış, bakarken sorgularcasına
tek failidir tüm çaresizliklerimin
yedi numaralı şiir;
gitti diyenlere inandığın gündür
asıl gittiğim gün...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder